Almanya’da “İmamoğlu“ dayanışması sürüyor: CHP Württemberg Stuttgart’ta sokağa çıktı

İBB Başkanı İmamoğlu’na verilen cezanın ardıdan Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Yurtdışı Birlikleri Almanya’da dayanışma eylemleri gerçekleştiriyor. CHP Württemberg Stuttgart kentinin Kleiner  Schlossplatz meydanında bayraklar, parti flamaları ve İmamoğlu’nun fotoğraflarıyla eylem yaptı, Başkan İmamoğlu’na “Yanındayız“ mesajı verdi

 “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” adlı basın açıklamasına eksi 12 derecede, kar, kış altında gelen kurum başkanları ve üyeler
“dayanışma yaşatır” şiarı ile bir kez daha İBB Başkanı  “Ekrem İmamoğlu bizimdir ve yanındayız” dedi.


Gösteride CHP Yurtdışı Birliklerinin cezaya kınama ve İmamoğlu ile dayanışma mesajını ise Türkçe ve Almanca olarak  CHP Württemberg Başkan Yardımcısı Şirin Üstün partili arkadaşı Hüseyin Sinan Bayram ile birlikte okudu.

 “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” adlı basın açıklamasına eksi 12 derecede, kar, kış altında gelen kurum başkanları ve üyeler “dayanışma yaşatır” şiarı ile bir kez daha İBB Başkanı  “Ekrem İmamoğlu bizimdir ve yanındayız” derken,
kadın konuşmacılar Simel Kaya, Kıymet Arslan , Gülseren Pektaş Akkoyunlu

da kınama ve dayanışma mesajları verdiler. ile birlikte  okudu. Şirin Üstün konuya ilişkin gazetemize yaptığı açıklamada ise “İmamoğlu ile başlayan bu süreç umarım ülkemizi kaotik bir ortama sürüklemez. Parlementer adil bir süreç, adil seçim istiyoruz. Bu süreçte kadın hakları çocukların mağduriyeti yaşanmasın“ dedi. CHP Württemberg Başkanı Sadık Öztürk de Cumhuriyet Halk Partisi’nin Yurtdışı Birlikleri ve yurtdışında yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak Almanya’da çeşitli kentlerde eylemlerin devam ettiğini bildirdi. Demokratik standartlarla bağdaşmayan siyasallaşmış yargı kararını Almanya’daki Birlikler olarak meydanlarda en sert şekilde kınamaya devam edeceklerini söyleyen Öztürk , “Almanya’da da siyasi mücadelemizi sürdüreceğimizi duyuruyoruz” diye konuştu.


Öte yandan CHP Yurtdışı Birlikleri’nin açıklaması şöyle:

“Avrupa’nın en büyük metropolü İstanbul’un 5 milyon yurttaşın oyuyla seçilmiş Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında siyasi gerekçelerle 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verilmiş ve siyasi yasak istenmiştir. Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nce açıklanan kararla, yargıya güven bir kez daha zedelenmiş, yargı üzerinde iktidar partisinin ve Saray’ın tahakkümü olduğu şüpheye yer vermeyecek biçimde kanıtlanmıştır.

Bu karar, yalnızca  belediye başkanına verilmiş bir ceza olarak tanımlanamaz. Bu karar, İstanbul halkının iradesine yönelik iktidar partisi eliyle yargıya yapılmış müdahalelerin en bariz örneğidir. İktidar partisi, 31 Mart 2019 günü İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerini kaybetmeyi hazmedememiş, bunun üzerine birtakım mesnetsiz gerekçelerle seçim iptali için yargıya başvurmuş, siyasallaşmış bir yargı organı haline dönüşen Yüksek Seçim Kurulu, iktidar partisinin başvurusunu kabul ederek, seçimlerin yenilenmesine karar vermiştir. 23 Haziran 2019 günü yapılan tekrar seçimlerde, Ekrem İmamoğlu 4 milyon 742 bin 82 oy alarak, en yakın rakibine 806 bin 14 fark atmış, İstanbul halkının seçilmiş belediye başkanı olma hakkını kazanmıştır.

O tarihten bu yana, siyasi tercihi nedeniyle İstanbulluyu cezalandırmak için türlü oyunlar çeviren Adalet ve Kalkınma Partisi, siyaseten yenemediği rakibini yargı sopasıyla durdurmaya çalışmaktadır. Avrupa’da pek çok devlet başkanına nasip olmayacak bir oy ile seçilmiş bir büyükşehir belediye başkanını ayak oyunlarıyla, siyasi manevralarla, yargı kararlarıyla devirmek mümkün değildir. Demokrasinin hiç şaşmayan bir kuralı vardır ki, hiçbir güç millet iradesinin ve halkın tercihlerinin üzerinde olmaz.

Ne acı bir tesadüftür ki Ekrem İmamoğlu hakkında verilmiş olan bu karara gerekçe olan açıklamalar zinciri, Avrupa’nın merkezinde Strasbourg’da yapmış olduğu bir açıklama üzerine başlamıştır. İmamoğlu’nun Strasbourg’da Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresinde yaptığı bir açıklamaya Tayyip Erdoğan kabinesinin bir mensubunca yorum yapılmış, İmamoğlu da bu yoruma verdiği yanıt gerekçe gösterilerek hakaret kapsamında cezalandırılmıştır.

Yapılmış bir açıklamanın, bir siyasi beyanın, hapisle ve siyasi yasakla cezalandırıldığına hiçbir demokraside şahit olamayız.

Elbette, yerel mahkeme kararı hakkında istinaf ve temyiz yolları açıktır. Avrupa’nın yakın tarihi, hatırlamak istenmeyen üzücü deneyimlerle doludur. Tayyip Erdoğan otoriter bir tek adam rejimi kurmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi’nin Yurtdışı Birlikleri ve yurtdışında yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak demokratik standartlarla bağdaşmayan bu siyasallaşmış yargı kararını en sert şekilde kınıyor, Avrupa’nın en büyük metropolünün Belediye Başkanı’nın yanında olduğumuzu ve devam eden yargı aşamalarını yakından takip edeceğimizi belirtiyor, yargı kararlarıyla siyasete müdahale edilmeyecek, hukukun üstünlüğünün ve kuvvetler ayrılığı ilkelerinin esas alındığı bir demokratik düzeni kuracak iklimi oluşturana kadar siyasi mücadelemizi sürdüreceğimizi duyuruyoruz.”

Stuttgart – Gazette Aktuell

 

Hinterlasse jetzt einen Kommentar

Kommentar hinterlassen

E-Mail Adresse wird nicht veröffentlicht.


*