Almanya’da yaşayan iş insanı ve ekonomi uzmanı Dr. Ahmet Ertekin, yalnızca ekonomik projeleriyle değil, gönüllülük temelli sosyal çalışmalarıyla da tanınan bir isim. 1999 Marmara Depremi’nin ardından kurulan EFAO – Türk Alman Dayanışma Derneği çatısı altında uzun yıllardır hem Almanya’da hem Türkiye’de yüzlerce kişiye dokundu. Özellikle Hatay Depremi sonrası yürüttüğü projeler, kalıcı ve insana dokunan sonuçlarıyla dikkat çekti.
Bu yolculukta yanında yer alan bir diğer güçlü isim ise Deutsch-Türkische Dialog Brücken e.V. (Alman Türk Diyalog Köprüleri Derneği) Başkanı Nuran Demir. Kadın dayanışmasını, toplumsal farkındalığı ve kültürler arası diyaloğu güçlendiren çalışmalarıyla öne çıkan Demir, hem derneği hem de sosyal vizyonu ile Almanya’daki Türk toplumuna yeni bir bakış kazandırıyor.
Bu buluşma, Nuran Demir’in girişimleriyle Stuttgart’ın en gözde Türk mekânlarından Adana Sofrası Şamdanlı’dadüzenlenen ve geniş katılım gören bir kahvaltı sohbetinde gerçekleşti. İki gönül insanı, toplumsal dayanışma, kadınların güçlenmesi ve kültürler arası köprüler kurma üzerine konuştular.
ACIYI UMUDA DÖNÜŞTÜRMEK
Ahmet Ertekin: Adım Ahmet Ertekin. Şirket danışmanlığı yapıyorum ve ekonomi doktoruyum. Uzun yıllardır Almanya ile Türkiye arasında ekonomik, sosyal ve kültürel köprüler kuruyorum. Son üç yıldır özellikle yurtdışında yaşayan Türklerle üretim, istihdam ve dayanışma odaklı projeler geliştiriyoruz.
Depremler hepimiz için ağır sınavlar. Biz bu acıyı umuda dönüştürmek istedik. Hatay Defne’de kırk iki ahşap konteyner ev kurduk. Her biri dört kişilik kapasiteye sahipti. Ahşabı tercih ettik çünkü hem sağlıklı hem de uzun ömürlü bir malzeme. İnsanların beton arasında değil, doğayla iç içe yaşamalarını istedik.
Eğitim konusundaki desteklerimiz de çok önemliydi. Hatay Antakya’da sekiz derslikli bir ortaokul inşa edildi. Biz dernek olarak okulun iç donanım ve teknik altyapısını üstlendik. O bölgedeki eksikliği giderdik ve çocuklara yeniden umut verdik.
EFAO: FELAKETTEN DOĞAN UMUT
Ahmet Ertekin: Çalışmalarımızı EFAO – Türk Alman Dayanışma Derneği çatısı altında sürdürüyoruz. EFAO, 1999 Marmara Depremi’nin ardından doğan bir sivil inisiyatif. Felaketin içinden doğan bir umudun örgütü. Bugün afet yardımlarından kadın girişimciliğine, eğitimden sosyal dayanışmaya kadar geniş bir alanda çalışıyoruz. Çünkü toplumun kalbi kadınlardır. Biz kadınları yalnızca yardım alan değil, aynı zamanda üreten ve yöneten bireyler olarak görüyoruz.
DİYALOG VE ÖNYARGILARI YIKMAK
Nuran Demir: Ben Melek Nuran Demir. Bin dokuz yüz yetmiş yılında Almanya’da doğdum. Yaklaşık iki yıl önce Stuttgart’ta kendi derneğimi, Deutsch-Türkische Dialog Brücken e.V., yani Alman Türk Diyalog Köprüleri Derneği’ni kurdum. Amacımız, Almanya’daki Türk ve Alman toplumları arasında yıllardır süregelen yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmak, önyargıları yıkmak ve iki kültür arasındaki diyaloğu güçlendirmek.
Bunu konuşarak, tanışarak, birbirimizi anlayarak yapıyoruz. Özellikle Türk kadını profili ve İslamiyet üzerine oluşan yanlış algılar beni derinden etkiledi. Sosyal medyada ya da kamuoyunda “İslam eşittir terör” gibi kalıplaşmış söylemlerin, burada yaşayan insanlarımızı nasıl olumsuz etkilediğini gördüm. Bu nedenle derneğimizin faaliyetlerinde camilerle, kiliselerle ve farklı inanç gruplarıyla iş birliği kuruyoruz.
Amacımız, dinlerin ortak değerlerinden yola çıkarak İslam’ın barış dini olduğunu anlatmak.
TÜRK KADINININ GÜÇLÜ MİRASINI YAŞATMAK
Nuran Demir: Anadolu’dan gelen bir Cumhuriyet kadını olarak, Türk kadınının tarih boyunca güçlü bir figür olduğunu hatırlatmak istiyorum. Atatürk’le birlikte modernleşen ama ondan çok daha önce de üretken, savaşta, tarlada, hayatta dimdik duran kadınların mirasından besleniyoruz. Tomris Hatun’dan bugüne gelen bir çizgimiz var. Bizim hikâyemiz özgüven, inanç ve direniş üzerine kurulu.
EKONOMİK GÜÇ, TOPLUMSAL GÜÇ
Ahmet Ertekin: Kadınlar toplumsal dönüşümün en güçlü aktörleri. Kadın ekonomik olarak güçlendiğinde aile de toplum da güçlenir. Bu yüzden girişimci kadınlara yönelik ekonomik farkındalık seminerleri, finans okuryazarlığı atölyeleri ve iş planı geliştirme eğitimleri düzenliyoruz. Her kadının bu bilgilere erişmesini istiyoruz.
Nuran Demir: Kadınlar bana hep umut veriyor. Çünkü birlikte ürettiklerinde, paylaştıklarında ve birbirine destek olduklarında inanılmaz bir güç ortaya çıkıyor. Kendimi bir ağ kurucusu olarak görüyorum. İnsanları bir araya getirmek, yardıma ihtiyacı olanlarla destek olabilecekleri buluşturmak beni mutlu ediyor. Almanya’daki Türk kadınlarını Türkiye’deki kadınlarla çevrimiçi platformlarda buluşturuyoruz. Bu etkileşim hem moral kaynağı oluyor hem de ortak bir bilinç oluşturuyor.
GÖNÜLLÜLÜK VE DAYANIŞMANIN KÖPRÜSÜ
Ahmet Ertekin: Biz gönüllülükten gelen insanlarız. Almanya’daki Türk toplumu ile Türkiye’deki ihtiyaç sahipleri arasında bir gönül köprüsü kurduk. Kadın-erkek fark etmeksizin herkes bu dayanışmanın bir parçası olabilir. Afet bölgelerinde, eğitimde ve kadın girişimciliğinde projelerimizi büyütmeye devam edeceğiz.
Nuran Demir: Kadınlar, çocuklar ve yardımlaşma… Bu üçü bir araya geldiğinde hayat güzelleşiyor. Dayanışma sadece yardım değil, moral, umut ve kardeşliktir. Bizim hedefimiz bu bağı büyütmek.
UMUDU BÜYÜTMEK
Depremin yaralarını sarmaktan kadınların ekonomik güçlenmesine, kültürler arası diyaloğu geliştirmekten toplumsal dayanışmayı büyütmeye uzanan bu hikâyede Dr. Ahmet Ertekin ve Nuran Demir, hem Türkiye’de hem Almanya’da topluma umut ve ilham vermeye devam ediyor.
SALİH ŞAHİN – STUTTGART
Hinterlasse jetzt einen Kommentar